Bu Blog içinde Ara

19 Şubat 2022 Cumartesi

Tevhidi Gerçekleştirmede Kulların Birbirlerinden Farklı Olmaları ve Bunda Durumlarının Farklı Olması

 Sehl ibnu Sa'd -Allah O’ndan razı olsun- şöyle dedi:

 Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve sellem'in yanından bir adam geçti. Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve sellem:

-"Bu kişi hakkında ne dersiniz?" diye sordu. Orada bulunanlar şöyle dediler:

-Bu kimse bir kadınla evlenmek istese, nikâh olunmaya; birisi hakkında aracı olsa, şefaati kabul edilmeye; bir söz söylese, sözü dinlenmeye lâyık bir kimsedir.

Sonra Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve sellem sükût etti. O esnada Müslümanlardan fakir bir kimse uğradı.

Bu defa da Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve sellem:

-"Bu adam hakkında ne dersiniz?" diye sordu. Orada bulunanlar:

-Bir kadınla evlenmek istese, evlendirilmeye; birine aracı olsa, kabul edilmeye; bir söz söylese, sözü dinlenilmeye layık bir kimse değildir, dediler. Bunun üzerine Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

-"Bu fakir adam, diğeri gibi zengin olan dünyâ dolusu insandan daha hayırlıdır."Buhari: 6447, 5091)

İman edenler ve imanlarına zulüm bulaştırmayanlar

 Abdullah ibnu Mesud -Allah O’ndan razı olsun- şöyle dedi:

“İman edenler ve imanlarına zulüm bulaştırmayanlar…” (Enâm: 82) âyeti indiği zaman bizler:

-Ey Allah’ın Rasûlü! Hangimiz nefsine zulmetmez ki? dedik. Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

-"Bu sizin dediğiniz gibi değildir. “İman edenler ve imanlarına zulüm bulaştırmayanlar…” Bundan maksat şirktir. Sizler Lokman aleyhisselamın oğluna olan nasihatini duymadınız mı? “Ey oğulcuğum! Sakın Allah’a şirk koşma! Muhakkak ki şirk büyük bir zulümdür.” (Lokman: 13).”