Bu Blog içinde Ara

11 Mayıs 2021 Salı

HUTBETU'L-HACE

 İbn Mes'ud Radıyallahu Anhu ve başkalarının hutbesi şu üç zikri kapsar:

Elhamdülillah (Hamd Allah içindir.)

O'ndan yardım isteriz.

Ve O'ndan bağışlanma dileriz.

HUTBETU'L-HACE

 Allah-u Teâlâ'ya hamd olsun! O’na şükreder, O’ndan yardım diler, O’nun bağışlamasını isteriz. Nefislerimizin şerrinden, kötü amellerimizden O’na sığınırız. Allah-u Teâlâ  kime hidayet ederse onu saptıracak, kimi de saptırırsa ona hidayet edecek yoktur. Şehadet ederim ki; Allah-u Teâlâ‘dan başka ibadete layık ilah yoktur. O tektir, O’nun ortağı yoktur. Yine şehadet ederim ki; Muhammed Sallallahu Aleyhi ve Sellem O’nun kulu ve rasulüdür.

"Ey iman edenler! Allah’tan korkulması gerektiği gibi korkun ve sizler ancak müslümanlar olarak ölün!" (Ali İmran: 102)

"Ey insanlar! Sizi bir tek nefisten yaratan ve ondan da eşini yaratan ve ikisinden birçok erkekler ve kadınlar üretip yayan Rabbinizden sakının! Adını kullanarak birbirinizden dilekte bulunduğunuz Allahtan ve akrabalık haklarına riayetsizlikten sakının! Şüphesiz Allah sizin üzerinize gözetleyicidir." (Nisa: 1)

"Ey iman edenler! Allah’tan sakının ve sözün en doğrusunu söyleyin ki Allah, amellerinizi ıslah etsin ve günahlarınızı bağışlasın. Kim Allah’a ve rasulüne itaat ederse büyük bir kurtuluşa ermiş olur." (Ahzab: 70-71)

En doğru söz; Allah-u Teâlâ'nın kitabı ve en hayırlı yolu gösteren Rasulünün sünnetidir. En şerli şey; bidat olan şeydir. Her bidat dalalettir. Her dalalet ateştedir.
Günümüzde insanların en büyük sorunu, iman küfür sınırlarını bilmemeleri dolayısıyla müslüman ve kafir ayrımını yapamamalarıdır.

HUTBETU'L-HACE

 

بسم الله الرحمن الرحيم

 

إِنَّ الْحَمْدَ لِلَّهِ ، نَحْمَدُهُ ، وَنَسْتَعِينُهُ ، وَنَسْتَغْفِرُهُ ، وَنَعُوذُ بِاللَّهِ مِنْ شُرُورِ أَنْفُسِنَا ، وَمِنْ سَيِّئَاتِ أَعْمَالِنَا ، مَنْ يَهْدِهِ اللَّهُ فَلاَ مُضِلَّ لَهُ ، وَمَنْ يُضْلِلْ فَلاَ هَادِيَ لَهُ ، وَأَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَحْدَهُ لاَ شَرِيكَ لَهُ ، وَأَشْهَدُ أَنَّ مُحَمَّدًا عَبْدُهُ وَرَسُولُهُ. يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اتَّقُوا اللَّهَ حَقَّ  تُقَاتِهِ وَلا تَمُوتُنَّ  إِلاَّ وَأَنْتُمْ مُسْلِمُونَ. يَا أَيُّهَا النَّاسُ اتَّقُوا رَبَّكُمْ الَّذِي خَلَقَكُمْ مِنْ نَفْسٍ وَاحِدَةٍ وَخَلَقَ مِنْهَا زَوْجَهَا وَبَثَّ مِنْهُمَا رِجَالا كَثِيرًا وَنِسَاءً وَاتَّقُوا اللَّهَ الَّذِي تَتَسَاءَلُونَ بِهِ وَالأَرْحَامَ إِنَّ اللَّهَ كَانَ عَلَيْكُمْ رَقِيبًا.  يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اتَّقُوا اللَّهَ وَقُولُوا قَوْلا سَدِيدًا . يُصْلِحْ لَكُمْ أَعْمَالَكُمْ  وَيَغْفِرْ  لَكُمْ  ذُنُوبَكُمْ وَمَنْ يُطِعْ  اللَّهَ  وَرَسُولَهُ فَقَدْ فَازَ فَوْزًا عَظِيمًا. أَمَّا بَعْدُ فَإِنَّ خَيْرَ الْحَدِيثِ كِتَابُ اللَّهِ وَخَيْرُ الْهُدَى هُدَى مُحَمَّدٍ وَشَرُّ الأُمُورِ مُحْدَثَاتُهَا وَكُلُّ بِدْعَةٍ ضَلاَلَةٌ، وَكُلَّ ضَلاَلَةٍ فِى النَّارِ

 

VEDA HUTBESİ

 (9 Zilhicce l0 H./8 Mart 632 M. Cuma)

Allah Rasûlü sallallâhu aleyhi ve sellem Vedâ hacında, 9 Zilhicce Cuma günü zevâlden sonra Kasvâ adlı dişi devesi üzerinde, Arafat Vâdisi'nin ortasında Gadiri Hum mevkiinde yüz bini aşkın Müslümanın şahsında bütün insanlığa şöyle hitabetti.

RAMAZAN BAYRAMI HUTBESI

 Allah’a hamd ve Rasûlüne salât ve selâm olsun.

Bizleri bir Ramazan bayramına daha ulaştıran Rabbimize sonsuz hamdü senalar olsun. Bayramımız mübarek olsun.

Rahmet ve mağfiret ayı Ramazanı aziz bir misafir edasıyla uğurluyoruz bugün. Onu uğurlarken hüzünleniyor, ancak bayram ile seviniyoruz bugün.

CENNETE GÖTÜREN YOL

 Rasûlullah (s.a.v.) bir gün ashabına sordu. "Bugün sizden kim oruçlu olarak sabahladı?" Ebu Bekr: - Ben, diye cevap verdi. Rasûlullah (s.a.v.): "Bugün sizden kim bir cenazeyi teşyi etti (cenazenin peşinden gitti)?" dedi. Ebu Bekr: - Ben, dedi. Rasûlullah (s.a.v.): "Bugün sizden hanginiz bir yoksulu doyurdu?" dedi. - Yine Ebu Bekr: - Ben, cevabını verdi. Rasûlullah (s.a.v.): "Bugün sizden kim bir hastayı ziyaret etti?" diye sordu. Ebu Bekr: - Ben diye cevap verdi. . Rasûlullah (s.a.v.): "Bu özellikler kendisinde toplanan hiç bir kimse yoktur ki, cennete girmesin" buyurdu Müslim, zekat, 87