Hz. Ömer'in Zühdü:
1- Ömer b. Hattab, halifelik döneminde, izarında oniki tane yama bulunduğu halde, halka konuşma yapmıştı.
2- Enes'ten rivayet olunduğuna göre; kıtlık yılında Hz. Ömer zeytinyağı yiyordu, kendisine kıtlık sebebiyle tereyağını yasaklamıştı. Fakat, devamlı zeytinyağı yemekten ötürü karnında gürültü oluyordu. Karnına parmağı ile batırarak şöyle seslendi: "İstediğin kadar gur gur et, insanlar hayat kazanıncaya kadar, bundan başka yiyecek bir şeyimiz yoktur."[2]
3- "Ömer b. Hattab, bir bineğe binmişti. Bineğinin dışkıları içinde arpa taneleri gördü ve şöyle dedi: Müslümanlar zayıflıktan ölürken bu hayvan arpa yiyor. İnsanlar normal bir hayata kavuşuncaya kadar bu ata binmeyeceğim.[3]
4- "Hz. Ömer'den rivayet olunduğuna göre; Hz. Peygamber (S.A.V.) şöyle buyurdu: "Komşusu aç iken kişi tok olamaz."[4]
5- Ahnef b. Kays' şöyle demiştir: "Hz. Ömer'in yediği yemeğe şahit olurduk. Bir gün taze et, bir gün pastırma tarzında kurutulmuş et, bir gün zeytinyağı yerdi.”[5]
6- Yine rivayete göre Hz. Ömer günde bir kere yemek yer ve her yemekte ancak, onbir lokma alırdı." Hz. Ömer'in bu yaşayış biçimi, onun halkını daha yakından tanımasına imkan vermiş, dolayısıyla onu adaletiyle ünlü Ömer yapmıştır. Karnı tok olan, aşı bol, hayatı lüks olan bir yönetici halkını da rabbini de anlayamaz. Devlet adamları biraz aç dolaşmalıdırlar.
7- "Hz. Ömer'in şöyle dediği rivayet olunmuştur: Kitab'ın çanakları, ilmin pınarları olun, Allah'tan günü gününe rızık isteyin. Allah'ın çok vermesi size zarar vermez."[7]
8- "Hz. Ömer'in kızı müminlerin annesi Hz. Hafsa şöyle demiştir:
Ey müminlerin emiri! Allah sana geniş rızık ve çok hayır verdi. Giydiğin elbisededen daha yumuşak bir elbise giysen, yediğin yemekten daha hoş bir yemek yesen olmaz mı? Buna karşılık Hz. Ömer şu cevabı verdi:
Ben şimdi seni sana şikayet edeceğim. Resulullah (S.A.V.)'in karşılaştığı geçim sıkıntısını hiç hatırlamıyor musun? dedikten sonra kızına Resullullah (S.A.V.)'in yaşantısını hatırlattı. Hatırlattıkça kızı ağladı ve ona şöyle dedi:
Eğer sana bunları söylüyorsam, vallahi düşüncem şudur: Gücüm yeterse onların o sıkıntılı hayatlarına ortak olup belki rahat ve geniş bir yaşayışlarına ulaşırım."[8]
9- "Hz. Ömer şöyle demiştir: Allah'ı anın. Çünkü Allah'ı anmak şifadır. İnsanları anmaktan sakının. Çünkü insanları anmak hastalıktır."[9]
10- Hz. Ömer'in yüzünde ağlamaktan ötürü iki adet siyah çizgi vardı."[10]
11- Ömer b. Hattab'ın şöyle dediği rivayet olunmuştur: "Din gecenin son kısmında tantana çıkarmak değildir. Asıl din vera'dır."[11] Vera' ise; günahtan uzaklaşmak, şüpheli şeyler ile masiyetlerden korunmaktır.”
12- İbn Abbas demiştir ki; Hz. Ömer'e dedim ki:
Allah sana bir çok şehirleri verdi, bir çok ülkenin fethini nasip etti, çok şeyler verdi. Bunun üzerine Hz. Ömer şu karşılığı verdi:
"Ben ne ecri, nede günahı olmaksızın başabaş kurtulsam daha ne isterdim."[12]