ÇOCUĞA TAHNİK YAPMANIN MÜSTEHAP OLUŞU
Ebu Bürde, Ebu Musa'dan rivayet ediyor:
"Bir oğlum dünyaya geldi ve onu Peygambere götürdüm. Ona İbrahim ismini verdi ve bir hurmayı ağzında çiğneyip yumuşatarak çocuğun damağına sürdü. "
Buhari'de şu ziyade vardır:
"Sonra onun için bereket duasında bulundu ve bana geri verdi. "Bu çocuk, Ebu Musa'nın en büyük oğluydu.[1]
Enes b. Malik diyor ki:
"Ebu Talha'nın bir oğlu hastalanmıştı. Ebu Talha dışarı çıktı ve arkasından çocuk vefat etti. Sonra geri dönünce "Çocuk nasıl oldu?" diye sordu. Ümmü Süleym "önceki halinden daha sakin" diye cevap verdi. Sonra akşam yemeğini getirdi ve Ebu Talha yemeğini yedi. Sonra hanımıyla yatağa girdi. Bu işleri bitirdikten sonra hanımı "Çocuğu defnedin" dedi. Sabah olunca Ebu Talha Rasûl-u Ekrem'e gelerek durumu ona anlattı. Rasûl-u Ekrem:
“Bu gece cinsi münasebette bulundunuz mu? diye sorunca Ebu Talha:
“Evet, dedi. Rasûl-u Ekrem:
“Allah'ım, onlara mübarek kıl! buyurdu:
(Enes b. Malik diyor ki:) Daha sonra Ümmü Süleym bir oğlan çocuğu doğurdu. Ebu Talha, bana:
“Çocuğu al ve Peygambere götür, dedi ve beraberinde birkaç tane de hurma gönderdi. Peygamber çocuğu alarak:
“Beraberinde bir şey var mı? diye sordu:
“Evet, biraz hurma var, dediler. Bunu üzerine Peygamber onları aldı, ağzında çiğnedi, sonra çıkarıp çocuğun ağzına koyarak damağına sürdü. Sonra da ona Abdullah ismini verdi. [2]
Ebu Usame, Hişam b. Urve'den o da Esma'dan rivayet ediyor: Esma, Mekke'de iken Abdullah b. Zübeyir'e hamile kalmış. Diyor ki:
"Doğumum yaklaşmıştı. Çıktım ve Medine'ye geldim. Küba'da konakladım ve onu orada doğurdum. Sonra Peygambere gelerek bebeği kucağına verdim. Bir hurma istedi, ağzında çiğnedi ve bebeğin ağzına tükürdü. Böylece karnına giren ilk şey, Rasulullah'ın tükürüğü olmuştu."
Esma devamla diyor ki: "Sonra bu hurma ile bebeğe tahnik [3] yaptı. Sonra onun için dua edip bereket diledi. Medine'de, İslâm devrinde muhacirlere ait ilk doğan çocuk bu idi. Müslümanlar buna çok sevindiler. Çünkü onlara "Yahudiler size sihir yaptı, artık çocuğunuz doğmaz" denilmişti." [4]
Hallal diyor ki:
Muhammed b. Ali dedi ki, Ahmet b. Hambel'in azatlı cariyesinden işittim. Şöyle diyordu:
"Beni doğum sancısı tuttuğunda, efendim uyuyordu.
Ona:
“Efendim, yetiş ölüyorum! dedim. O da:
“Allah sıkıntıyı gidersin inşallah, dedi. O daha "Allah sıkıntıyı gidersin" der demez Said'i doğurdum. Sonra
yanımızdaki Mekke hurmasını kasdederek:
“Şu hurmayı getirin, dedi. Ben de Ümmü Ali'ye:
“Şu hurmayı ağzında çiğne de çocuğa tahnik ediver, dedim, o da Öyle yaptı. Allahu a'lem. [5]